22 Ocak 2008 Salı

AYRAN


Adamın biri, ekin biçmekten geliyormuş, eşeğine de iki balya saman sarmış, öyle bir terlemiş, öyle bir susamış ki; yolda bir Yörük çadırı görmüş. Cadırın önünde yedi sekiz yaşlarında bir çocuk oynuyormuş. Adam çocuğa seslenmiş:
-Evlâdım, bana bir bardak su verebilir misin?
Çocuk adama bakmış ve demiş ki:
-Amca, istersen ayran getireyim.
-İyi olur oğlum.
Bir tas ayran getirmiş. Adam bir dikişte ayranı bitirmiş ve derin bir oh çekmiş. Çocuk yine demiş ki:
-Amca, istersen bir tas daha getireyim?
-Getir oğlum.
Adam ayranı yine bir dikişte bitirmiş. Çocuk yine sormuş:
-Amca, istersen bir tas daha getireyim?
Susuzluğunu dindiren adam, çocukla alay etmeye kalkmış:
-Lan oğlum, nerden buldunuz bu kadar ayranı?
Çocuk boynunu bükmüş:
-Amca, zaten biz bu ayranı dökecektik.
-Niye oğlum?
-İçine fare kaçtı da ondan!
Adam bir sinirlenmiş bir sinirlenmiş; ayran içtiği tası yere fırlatmış, tas da bir taşa çarpıp parça parça olmuş. Çocuk başlamış ağlamaya:
-Annneee!.. Bu adam bizim köpeğin yal tasını kırdı!..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder