Clinton, Küba'ya gelecekmiş. Kübalı'lar toplanmış, bir hoşluk yapacaklar. Ülkenin en iyi ressamına başvurmuşlar:
- Bir tablo yap. Adı; "Clinton Küba'da" olsun, diye. Ressam:
- Hadi oradan, demiş. Ben adamı görmedim bile. Adam hayatında Küba'ya gelmedi. Şimdi ben nasıl "Clinton Küba'da" diye resim yaparım?
Tesadüf bu ya bizim Temel, puro almaya Havana'ya gelmiş o sırada konuşmayı duymuş:
- Ben size istediğiniz tabloyu yaparım. Bana bir sandık puro verirseniz, demiş.
Vermişler. Temel bir hafta sonra, Kübalı'ları çağırmış:
- İşte tablonuz, demiş.
Tuvalin üzerini örten bezi hızla aşağı çekivermiş. Kübalı'lar da donuvermişler; Tabloda, yatakta iki kişi. "Bu ne!" diye gürlemiş, Turizm Bakanı:
- Bu ne? Bu kadın kim?
- Clinton'un karısı, demiş Temel.
- Peki bu üstündeki adam kim? Clinton'un uşağı!
- Peki Clinton nerde ulan!
Temel gayet sakin ve mağrur:
- Clinton Küba'da...
- Bir tablo yap. Adı; "Clinton Küba'da" olsun, diye. Ressam:
- Hadi oradan, demiş. Ben adamı görmedim bile. Adam hayatında Küba'ya gelmedi. Şimdi ben nasıl "Clinton Küba'da" diye resim yaparım?
Tesadüf bu ya bizim Temel, puro almaya Havana'ya gelmiş o sırada konuşmayı duymuş:
- Ben size istediğiniz tabloyu yaparım. Bana bir sandık puro verirseniz, demiş.
Vermişler. Temel bir hafta sonra, Kübalı'ları çağırmış:
- İşte tablonuz, demiş.
Tuvalin üzerini örten bezi hızla aşağı çekivermiş. Kübalı'lar da donuvermişler; Tabloda, yatakta iki kişi. "Bu ne!" diye gürlemiş, Turizm Bakanı:
- Bu ne? Bu kadın kim?
- Clinton'un karısı, demiş Temel.
- Peki bu üstündeki adam kim? Clinton'un uşağı!
- Peki Clinton nerde ulan!
Temel gayet sakin ve mağrur:
- Clinton Küba'da...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder